BU BİR KAHİNİN SÖZÜ DEĞİLDİR!
Gelecek, Geçmişte Saklı
Bir kutsal kitabın, binlerce yıl sonra gerçekleşecek bir olayın tarihini içinde barındırması mümkün müdür? Bu yazı, Kur’an’ın “19 Mucizesi” adı verilen matematiksel sistemini kullanarak, kıyamet gününün 2280 yılında olacağını öne sürüyor. Bu tez, ilahi düzenin ne kadar kusursuz bir matematik üzerine kurulu olduğunu ve her şeyin, evrenin başlangıcından sonuna kadar, titizlikle planlandığını gösteriyor. Eğer geleceğin sırrına vakıf olmak isterseniz, bu metin sizi bekliyor.
KIYAMET!
“BİZ KİTAPTA HİÇBİR ŞEYİ EKSİK BIRAKMADIK”
6.SURE 38.AYET “6X38=228“
Tarihin Gizli Şifresi
6×380=2280
Hiç şüphesiz Dünyanın da bir sonu var. İşte bu sona inançta “kıyamet” denir.
Kıyamet sözü insan için bir yok oluşu çağrıştırırken aynı zamanda kıyamet sözcüğü, “kalkmak/ayaklanmak” anlamına gelen manası ile yeniden dirilişi anlatır. Peki, tüm insanlığa sürekli deklare edilen bu “Kıyamet nasıl kopacaktır ve ne zaman gerçekleşecektir?”
Derler ki “Kıyametin saatini Allah’tan başka hiç kimse bilmez” Bu çok doğru! AMA AYNI ZAMANDA ÇOK EKSİK! Çünkü kıyamet saatini “seçtiği bir elçiye” bildireceğini söyleyen de yine Allah’tır. Üstelik bunu aynı kitap olan Kur’an’da belirtir…
(Merak etmeyin o ben değilim ama hem tasdikçisi, hemde yeni bilgiler ile konuyu güncelleyenim.)
Allah’ın sözlerinin bir kısmını ezber yapıp kabul ederek, diğer sözlerini yokmuş gibi davranmak “Kitabın bir kısmını kabul ediyor bir kısmını kabul etmiyor musunuz?” Ayetiyle muhatap tutulur ve onlar ciddi şekilde ayıplanırlar. Kitabın muhtevasına birkaç ayet ile iman etmeyi, kitabın tamamına hâkim olmakla eş tutanlar, o birkaç ayeti de kitabın kendisinden değil, anne babasından, hacısından hocasından duymuştur. İman sahibi bir insanın öncelikle şunu net olarak bilmesi gerekir. Allah’ın bir sözünü kabul edip diğerini kabul etmemek iman işi değil, imansızlık işidir.
Kitabın tamamına iman etmek kesin emirdir. “Allah vardır” deyip yokmuş gibi yaşamak, “Allah şöyle dedi” deyip başka bir sözünü kabul etmemek iman işi değildir. Doğrusu, “Allah ne dediyse tamamını kabul etmektir.” Allah seçtiği elçilerden birine kıyametin ne zaman gerçekleşeceğini net olarak bildirmiştir. İşte bu yazı o ayetin hükmü altında kıyamet vakti saatinin tam olarak hangi senede, hangi ayda ve hangi günde gerçekleşeceğini matematiksel olarak net biçimde göstermeyi amaçlamıştır.
Kıyamet vaktinin haberci elçisi “Dr. Reşat Halife’dir.” “19 Kasım 1935” doğumlu Reşat Halife, “1973” senesinde kendisi tam “38” yaşında iken, Kur’an kitabını oluşturan tüm sözcükleri bilgisayara yükledi. Bilgisayar ona, Kur’an’ın matematiksel bir kodlamayla tasarım edildiğini gösterdi. Tanık olduğu bu matematiksel tasarımın “19” sayısı ve katları üzerine bina edilmiş olduğunu keşfeden Reşat, Kur’an’ın sayısal düzenine tanık edildi. Dikkat ediniz! Reşat 1973 senesinde tam 38 yaşındadır. Kur’an’da keşfettiği sayısal tasarım ise 19 sayısı ve katlarıdır.
1973’te keşfettiği bu sayısal düzen, “1974” senesinde tüm Dünyaya duyuruldu. Reşat, 19 mucizesini makale, TV programı, dergi ve kitap çalışmaları ile taçlandırdı. Gecesini gündüzünü bu işe ayırdı ve en sonunda tüm bu çabalar insanlığın gözünün Kur’an’a çevrilmesine sebep oldu. O kadar ki, ister diğer dinlerin mensupları olsun, ister tanrıyla ve dinle ilgisi olmayanlar olsun bu konuyla ilgilendi. Dünya çapında büyük yankı uyandıran bu keşfin adı “19 mucizesi” olarak adlandırıldı.
Günümüzde “Dinde sadece Kur’an yeter” diyerek kendilerini tek tanrıcı ilan edenler, bilerek ya da bilmeyerek Reşat Halife’nin öncülüğünü yaptığı “Dinde sadece Kur’an yeter” akıma tabi olmaktadır. İroni ise şudur. “Dinde sadece Kur’an yeter” diyenlerin geneli Reşat’ı kabul etmezler. Sebebi ise Reşat’ın kendisini Elçi ilan etmesidir.
Peki, hiç düşündünüz mü? Reşat olmasaydı Kur’an’ın 19 mucizesinden ve Kur’an’ın sayısal mimarisinden nasıl haberdar olunacaktı? Derseniz şayet, “Allah elbette birine bildirirdi” lades olursunuz. Çünkü elçi zaten öyle birine denir. Allah’ın birisine bildirmesi demek “o kişiyi seçmiş” olduğu anlamına gelir.
Birinin kendini elçi ilan etmesi demek kendisini “NEBİİ” ilan etmesi demek değildir! Reşat kendisini “Nebii” değil, “elçi” ilan etmiştir.
Konumuz Reşat’ın bizzat kendisinin söylemiş olduğu ve ilk kez onun ağzından duyduğumuz “2280” senesinin Kıyamet senesi olduğu iddiası üzerindendir.
Not: Reşat Halife üzerine detaylı bir yazım var. Alttaki linkten erişebilirsiniz.
Link: Elçi Reşat Halife
Bilmeyenler için 19 sayısını kısaca izah edeyim.
“19 sayısı” Kur’an kitabının 74.suresi olan Müddessir Suresinin 30. Ayetinde bulunur 12 harften oluşmuştur fakat 19 harfle seslendirilir. “Ealayha tiseat eashar” (Onun üzerinde 19 vardır) olarak geçer.
Kur’an kitabında 19 sayısının varlığı, 74.surenin 30.ayetinde 12 harfle “ ع ل ي ه ا ت س ع ة ع ش ر “ oluşturulmuştur fakat 19 harfle seslendirilmiştir.
Mesela bu sayılar dahi 19 sayısı üzerine bina edilmiştir. Buradaki tüm sayıları karşımıza çıktığı gibi toplasak: 7430+19+19+12= 7480’dir. sonuç: 7+4+8+0= 19′ dur.
Ya da şöyle bakalım, 7430+1912+19= 9361, sonuç: 9+3+6+1= 19′ dur.
Şimdi tek hane toplayalım. Surenin kendi numarası olan 74 sayısını, 56 ayet âdetini ve bu surenin kilit ayeti olan 30. Ayeti ile içindeki 19 sayısını ve 12 harfle belirtilmesini toplayalım.
7+4+5+6+3+0+1+9+1+2= 38 Üzerinde 19 vardıır.
Fakat bu ayetin 12 harften oluşması ve 19 harfle seslendirilmesinin asıl bombasını konu içinde anlatacağım!
Üstteki basit hesaplar hem 19 sayısının önemini hemde Kur’an kitabının sözel dilinin, sayısal bir düzenle tertiplendiğini göstermek içindi.
Ayetin kullandığı “onun üzerinde” ifadesi, her şeyi kapsayan bir gönderme olduğu için bir kişiyi, bir olayı, bir tarihi vs. her şeyi kapsar.
İşte o her şeyden kastın (vakıf olduğumuz kadar olanları) 19 sayısıyla anlamaya çalışacağım.
19 sayısı hayatı ve içinde olanları, ileriye dönük olacak olanları ve geriye dönük olmuş olanları çözümleyebilmemiz için Allah’ın bizlere verdiği bir ölçü sayısıdır.
19 sayısı bir olayın, bir kişinin, bir tarihin vb. olguların üzerinde olabilir. Bu olgular üzerinde 19 sayısı ile araştırma yapan kişi, neyin gerçekleşmekte olduğunu, neyin gerçekleşmiş olduğunu ve neyin gerçekleşmek için beklediği gibi şeyleri keşfedip anlamasına ve böylece doğru kararlar verebilmesine olanak sağlar.
Kıyamet adlı bu çalışmada 19 sayısı, kıyametin ileriye dönük bir tarihte “ne zaman” gerçekleşeceği hususunda net tarih bulabilmemiz için tarihsel bir ölçü olarak yardımcı olacaktır. Bununla birlikte birçok hesaba da tanık olacağız. Çünkü hepsi ve her şey birbirine bağlı.
Neden 2280? Üstelik Kur’an kitabında 2280 senesini ispatlayacak olan nelerdir?
Bu soru tam yerinde ve çok doğru bir sorudur. Doğru sorular cevapsız bırakılmaz üstelik doğru cevabı alma garantisi vardır. Kur’an konuları üzerinde yaptığım birçok çalışmada 2280 senesine fazlasıyla tanık oldum. Tanık olduğum o konuları buraya özet biçiminde alacağım yalnız konuların detaylı bilgisi için her konunun altına o yazının linkini de vereceğim. Böylelikle dileyen tüm yazıları detaylı biçimde tüm içerikleriyle birlikte okuyabilir. Şimdi ilk ispat için insanlık tarihinin en başına gidiyoruz.
“KARAKTERLER VE OLAYLAR ÜZERİNDE 2280”
Kısım 1- İblis ve 2280 bağıntısı.
Biliyorsunuz, İblis ile Âdem’in insanlığı yönetme kavgası hararetli geçmiş bir hikâyedir. Uzatmadan, bu hikâyede İblis Allah’tan şunu dilemiştir. “Bana onların diriltileceği güne (kıyamete) kadar mühlet ver.” İblis bu konuşmasında “kıyamete” kadar sürecek olan bir yaşam isteğinde bulunur. İnsanlık tarihi “kıyamet” ifadesini ilk kez burada görmüş olur.
“İBLİS” ismi Kur’an’da “8” surede ve “11” ayette geçer. O sure ve ayetler şunlardır;
(2:34) (7:11) (15:31) (15:32) (17:61) (18:50) (20:116) (26:95) (34:20) (38:74) (38:75)
Dilerseniz Kur’an’dan bakıp teyit ediniz. Şimdi bu sayılar üzerinde bir hesaplama işlemi yapalım ve İblis’in “19” sayısı ile olan etkileşimlerini görelim.
İblis adı 8 surede 11 ayette geçer. 8+11= 19’dur.
Şimdi tüm sure ve ayet numaraları üzerinde hesap yapalım.
2+34+7+11+15+31+15+32+17+61+18+50+20+116+26+95+34+20+38+74+38+75=829
Çıkan bu sonucun toplananı yine; 8+2+9=19’ dur.
Şimdi yapacağım işlem, hesapları sadeleştirmek olacaktır.
İblis adına geçen sure ve ayetler sayısal değer taşıyan tam kırk birim vardır.
2_3_4_7_1_1_1_5_3_1_1_5_3_2_1_7_6_1_1_8_5_0_2_0_1_1_6_2_6_9_5_3_4_2_0_3_8_7_4_3_8_7_5
40 sayısındaki sıfır elemanı da dışarı attığımız da elimizde kalan rakam “4”tür.
4 sayısını İblis adından elde ettiğimiz 19 sayısı ile çarpıyorum sonuç; 4×19= 76’dır.
76 sayısını ise 19 sayısını bünyesinde tutan Müddessir suresinin 30.ayetinin 30 sayısı ile çarpıyorum sonuç; 30×76=2280’dir. “Üzerinde 19 vardır”
İblis ve 2280 bağıntısının özeti budur.
Detaylı bilgi için ve tüm hesaplar için ve İblis’in kim olduğu, cinsi, kıyamete kadar süreceği ömrü vs. bilgiler için alttaki linke bakınız.
Link: Ben İblisi Gördüm
Kısım 2- Zülkarneyn ve Yecüc Mecüc 2280 bağıntısı.
Not: Alttaki linkte okuyacağınız bilgi benim çıkarırımdır. Fakat aynı kıssa Dr. Reşat tarafından da kıyamet temalı olarak işlenmiştir. Bundan haberim yoktu ikimiz bağımsız bir çalışma yapmışız. Kendisini saygıyla anıyorum. Dr. Reşat bu konuyu şöyle izah eder.
(Yecüc ve Mecüc: Tanrı’nın planına göre, 1700 Hicri yılında (2271 M.S.) yeniden ortaya çıkarlar. Yecüc ve Mecüc, 18:94 ve 21:96’da geçer. 18:94’ten 18. surenin sonuna kadar olan ayetleri sayarsanız, 17 bulursunuz. 21:96’dan 21. surenin sonuna kadar olan ayetleri sayarsanız, yine 17 bulursunuz. Bu, Yecüc ve Mecüc’ ün 1700 Hicri yılında yeniden ortaya çıkacağına dair Kur’an’ın işaretidir. 1700 hicri yılı 2271 güneş senesine denk gelir.) Bu kısım Dr. Reşat Halife’nin verdiği bilgidir. Şimdi okuyacağınız bana aittir.
Zülkarneyn ve Yecüc Mecüc kıssası 18.sure olan Kehf suresinde anlatılır ve o da kıyamet temalıdır.
Yecüc ve Mecüc ismi 18. Sure olan Kehf Suresi ile 21. Sure olan Enbiya Suresinde geçer. Her iki surenin numaralarının toplamı 1+8+2+1 = 12’dir.
Yecüc ve Mecüc ’ün isimlerinin anıldığı ayetler ise Kehf S. 94 ve Enbiya S. 96 ayetleridir. Her iki ayetin toplaması ise 94+96 = 190’dır. “Üzerinde 19 vardır”
Sure hesabından elde edilen 12 sayısı ile ayetlerden elde edilen 190 sayısını çarpalım.
Sonuç şaşırtıcıdır 12×190= 2280 “Üzerinde 19 vardır”
Kıyamet vakti ortaya çıkacağı açıkça belirtilen Yecüc ve Mecüc ’ün 2280 bağıntısı budur. Reşat ile ortak noktamız 2280 senesidir.
Zülkarneyn tarihte kim olduğu, Dünyada nerelere seyahat ettiği, kara balçığa batan güneş yalanını, Yecüc Mecüc ’ün neler olduğu, Zülkarneyn anlaşmakta zorlandığı kavmi, Zülkarneyn’in yaptığı set’ tin ne olduğu ve nerede olduğu vs. tüm detaylar hesaplı biçimde bu linktedir.
Link: Tüm Zamanların Gerçek Kralı (Zülkarneyn)
Kısım 3- Ashab-ı Kehf ve 2280 senesinin bağıntısı.
2280 senesinin kıyamet senesi olacağı iddiası, 1980 senesinde Dr. Reşat Halife tarafından ilan edilmiştir. Kendisini saygıyla anıyorum.
Ashabı Kehf ve 2280 senesinin kıyamet bağıntısı Dr. Reşat Halife’ye aittir.
Ashabı Kehf hikâyesi kıyamet temalıdır. Ve kıssanın tamamı “19” sayısı ile donatılmıştır ki 18. Surede 19 ayette anlatılması da 19 sayısı üzerine bina edilmiştir. 18×19= 342 ya da 1+8+1+9= 19 “Üzerinde 19 vardır”
Reşat Halife 2280 senesinin kıyamet senesi olduğunu şu sebeple ilan etmiştir. Bu keşfi yaptığında tarih 1980’dir. 1980 senesini ise alttaki ayetle bağdaştırmıştır. Bu konuda kendi eliyle yazdığı bilgi şudur.
(Bu bilginin açığa çıkması, dünyanın kehanet edilen sonundan 309 yıl önce (1709-1400=309) 1400 AY yılında gerçekleşti. 309 sayısı bir Kuran sayısıdır ( 18:25 ) ve dünyanın sonuyla bağlantılıdır ( 18:21 ). 18:25’te 309’un tuhaf bir şekilde yazılması , “Üç yüz yıl, dokuz artırıldı”, 309’un ay yılı olduğunu gösterir. 300 güneş yılı ile 300 ay yılı arasındaki fark 9 yıldır.
Bu keşfin yılı olan H. 1400, MS 1980’e denk geliyor ve 1980 artı 300 güneş yılı 2280 ediyor, bu da 19’un katı, 19×120. Böylece dünya MS 2280, 19×120’ye denk gelen H. 1710, 19×90’da sona eriyor. Bu güçlü Kuran delillerini kabul etmeyen inkârcılar için dünyanın sonu ansızın gelecektir.)
Ayette Kehf gençleri için “Onlar mağaralarında 300 sene kaldılar ve buna 9 daha eklediler” der.
Dr. Reşat’ın bunu iddia ettiği tarih olan 1980 senesinin tesadüf olmadığını bu keşfin zamanının Allah’ın iradesi olduğunu söylemiştir. Yaptığı hesap ise şöyledir. Keşif Miladi takvim olarak 1980 senesinde ortaya çıkmıştır. Reşat’a göre buradaki 300 sayısı Miladi takvim ile hesaplanırsa 1980+300= 2280 senesine denk gelir. Hicri takvime göre hesaplanırsa 1980 senesi 1971 senesine denk gelir. Bu sebeple 309 sayısını “309” olarak ele alınırsa sonucun, 1971+309= 2280 olarak hesaplanacağını göstermiştir.
Bu verilere dayanarak kıyamet temalı olan Ashabı Kehf kıssasından ortaya çıkan 2280 senesinin ise kıyamet senesi olduğunu iddia etmiştir.
Reşat bu konuyu 1980 senesinde keşfetmiştir. Keşif tarihi ise Ashabı Kehf kıssasının geçtiği 18. Surenin Kur’an’daki sıra numarasıdır. 1+9+8+0= “18”
Dr. Reşat’a göre 2280 senesinin kıyamet senesi olduğu iddiasının özeti budur.
Şimdi yapacağım basit hesap bana aittir ve sadece Miladi takvim üzerinden hesaplanacaktır.
“300 sene kaldılar ve 9 artırdılar” ifadesindeki sayıların toplananı 3+0+0+9= 12’dir.
12 sayısını 19 ile çarparsak “228” sonucunu elde ederiz. 2280 senesini temsil eden bu sonucun çoklu katını bulmak için, 19’un katı ile çarpmak doğru sonucu gösterecektir. 12×190=2280 “Üzerinde 19 vardır”
Bu kıssadaki gençler için şunu belirtmeli! Kıyamet temalı bu kıssada gençler 2280 senesinde ortaya çıkmayacaktır! Onlar kıyamete yakın bir tarihte ortaya çıkacaktır bu ayetle sabittir. Fakat kıssanın teması kıyamet üzerine kurgulu olduğu için 2280 senesi, bu kıssa içine de işlenmiş olup kıyametin tarihi onlarında üzerinden ifşa edilmektedir.
Link: Ashab-ı Kehf 1
Link: Ashab-ı Kehf 2
Kısım 4- Kur’an kitabının Hz. Muhammed’e indirildiği 608 senesi ile 2280 bağıntısı.
Not: Bu bölümde özet yoktur. Konu kendine özel kıyamet temalı bir anlatım olacaktır.
Şu ana kadar anlatılanların tümünü “A” dan “Z’ye” Kur’an’ın kendisi ile izah edeceğim. Üstte okuduklarınız kıssalar üzerinden ya da kişilerin üzerinden elde ettiğimiz sonuçlardı. Peki, kıyamet hadisesini ve 2280 senesini, Kur’an kendisi nasıl anlatmaktadır? Kıyamet sözü kaç surede ve kaç ayette işlenmiştir? Bu bölümde 2280 senesini Kur’an’daki kıyamet sözcüğü üzerinden ve Kur’an’ın indiriliş tarihi üzerinden derleyip toplayıp hesap edeceğim.
Böylelikle Kur’an yukarıda tüm anlatılanları destekleyip konuyu belgeleyecektir.
KIYAMET KOPMAK ÜZERE!
Kur’an kitabında “kıyamet” sözü geçen tüm sure numaralarını ve ayet numaralarını buraya aldım dileyen Kur’an kitabından kontrol etsin.
Kıyamet ayetleri Kur’an’da 31 surede 71 ayette geçer. Bu sayıların toplaması 3+1+7+1= 12’dir.
3171 sayısını kendi toplamı olan 12 sayısına bölerseniz çıkan sonucun toplaması 19’dur. 3171/12=26425 (2+6+4+2+5=19) Kıyamet ayetleri üzerinde 19 vardır.
Kıyamet sureleri ve ayetleri alttadır.
2 85,113,174,212
3 55, 77, 161, 180, 185, 194
4 87, 109, 141, 159
5 14, 36, 64
6 12
7 32, 167, 172
10 60, 93
11 60, 98, 99
16 25, 27, 92, 124
17 13, 58, 62, 97
18 105
19 95
20 100, 101, 124
21 47
22 9, 17, 69
23 16
25 69
28 41, 42, 61, 71, 72
29 13, 25
32 25
35 14
39 15, 24, 31, 47, 60, 67
41 40
42 45
45 17, 26
46 5
58 7
60 3
68 39
75 1, 6
98 5
Bu sure ve ayet numaraları üzerinde bazı hesaplar yapacağım. Bunun sebebi 19 sayısı ile olan derin etkileşimlerini görmek ve ortaya çıkacak olan 19 sayılarının bizi 2280 senesine nasıl taşıyacağını anlamak içindir.
Şimdi kıyamet sözcüğünün geçtiği sure numaraları ve ayet numaraları üzerinde bir işlem yapalım.
Sadece sure numaralarının toplanması;
2+3+4+5+6+7+10+11+16+17+18+19+20+21+22+23+25+28+29+32+35+39+41+42+45+46+58+60+68+75+98= 925 (Sonuç 925)
Sadece ayet numaralarının toplanması;
85+113+174+212+55+77+161+180+185+194+87+109+141+159+14+36+64+12+32+167+172+60+93+60+98+99+25+27+92+124+13+58+62+97+105+95+100+101+124+47+9+17+69+16+69+41+42+61+71+72+13+25+25+14+15+24+31+47+60+67+40+45+17+26+5+7+3+39+1+6+5= 4891 (Sonuç 4891)
Her iki sonucun toplanması ise 9+2+5+4+8+9+1= 38’dir. “Üzerinde 19 vardır”
Sure numaraları ve ayet numaraları üzerinden karşımıza çıkan sonuç “38’dir” Otuz sekiz sayısının ne kadar önemli olduğunu, çok değerli insanların “38” yaşında elçi olduğu gerçeğinde göreceksiniz.
Sure ve ayet adet sayılarını yani 31 ve 71 ile 925 ve 4891 sayılarını toplarsak 50 sayısını elde ederiz.
3+1+7+1+9+2+5+4+8+9+1= 50 bu sonucu ortaya çıkan 38 sayısı ile çarparsak 50×38= 1900 senesini elde ederiz. Biliyorsunuz 1900 Yy birçok hadisenin ve olayın pik yaptığı Yy’ dır. Kur’an’ın sayısal mucizesi de bu Yy’ a kodlanmıştır. Kıyamet tarihi ilan edilen 2280 tarihinden 1900 senesini çıkartırsanız sonuç: 2280-1900= 380‘ dir. (19×20) Üzerinde 19 vardır.
Peki, Kur’an’ın indiği sene ile 2280 senesinin bir ilgisi var mıdır? Bunu anlamak üzere önce Kur’an’ı Kerim’in Hz. Muhammed’e tam olarak hangi senede inmeye başladığını öğrenmeliyiz.
Bir soru, “Kur’an’ın tam olarak hangi senede indiğini öğrenmek için hangi takvimi kullanmalıyız?” Sorusudur.
Miladi takvim mi yoksa Hicri takvim mi kullanmalıyız?
Herkesin aklına öncelikle “Hicri takvim” cevabı gelecektir. Ben ise bunun Miladi takvimin olduğunu savunuyorum. Peki, Hicri takvimi savunanlar ile Miladi takvimi savunanlar arasında hangi tarafın doğrucu olduğunu nasıl bileceğiz?
Aramızda tartışmanın hiçbir anlamı olmazdı. Kur’an’ı Kerim’in hakemliği hepimize yeter.
Kur’an bizlere “İsra (ışık) suresi 12” ayetinde işlerimizi MİLADİ (Güneş) takvimine göre düzenlememiz gerektiğini net olarak bildirir. Derki;
“Geceyi ve gündüzü iki işaret yaptık. Rabbinizin nimetlerini aramanız ve “yılların hesabını yapabilesiniz” diye gecenin işaretini kaldırıp “gündüzün işaretini geçerli yaptık.” Biz her şeyi ayrıntısıyla açıklarız.”
Her şeyin ayrıntılı biçimde açıklanmış olduğu Kur’an kitabında bize emredilen, “Gündüz” yani güneş temelli olan takvimdir. Bu bilginin aktarıldığı surenin ismi dahi “İsra (IŞIK) suresidir” Bu ayette ölçü olarak Miladi takvim verilirken, “Hicri” takvimin ise yürürlükten kaldırıldığı açıkça söylenir.
Hakem Kur’an’dır Hâkim Allah’tır. Sorun kalmamıştır.
Böylelikle akıllarda soru işareti kalmayacak biçimde net cevabı görmüş olduk. Yazılanlar ve hesaplanacak olanlar keyfi bir davranış üzerine değildir. Kur’an miladi takvimi geçerli kılmıştır bizim için ise ölçü Miladi takvim olmuştur.
Bakınız o ayette yılların hesabını yapabilesiniz demektedir. Şüphesiz hesaplar Hicri takvime göre de hesaplanabilir fakat iki ayrı takvim, her işte iki ayrı hesap anlamına gelir. Bu ise “insanlık” için birlik anlamına gelmez ikilik anlamına gelir. Nitekim günümüzde bu durum iki takvim kullanıcıları arasında gerçekten de öyle değil midir? Oysa gözlerinizle gördünüz ki Allah, Hicri takvimi yürürlükten kaldırmıştır.
Lafı uzatmadan konuya geçelim. Kur’an’ın hangi senede indirildiğini çözebilmek için hangi ayda ve hangi günde indirildiğini bulabilmek gerekir.
Okuyacağınız bilgiler “Miladi takvim” temel alınarak yapılacaktır.
Kur’an’ın ilk olarak hangi ayda ve hangi günde inmiştir?
Kur’an kitabı bu hususta kendisi için en güzel ifadeyi, “Kadir suresinde” belirtir.
Kadir suresi Kur’an’da 97. Sıradadır ve 5 ayetten oluşur. Sureyi oluşturan ayetlerin muhtevasında Kadir gecesinin kutsallığından bahseder ve 3. ayette 1000 (Bin) aydan daha önemli olduğunu vurgular. Böylelikle 3. ayette bize, belli bir sayı daha (1000 sayısı) verir. Şimdi elde olan sayılar, 97-1,2,3,4,5 ve 1000’dir. Kitapta Kadir gecesinin ne olduğu hususunda bizi bilgilendiren diğer bir bilgi ise 2. Sure olan Bakara suresinin 183,184,185 ve 187 ayetlerinde bulunur. 185.ayette derki;
“O Ay Ramazan’dır. İnsanlar için doğru ile yanlışı birbirinden ayıran bilgi rehberi ve içinde deliller bulunan Kur’an, o ayda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya şahit olursa, onda oruç tutsun..,,,”
Peki, aylardan dediği Ramazan ayı nedir diye araştırdığınızda karşınıza çıkan bilgi şudur.
Unutmayınız! Takvim olarak ölçümüz Kur’an’ın emriyle “miladi” takvimdir.
Arapçada bir seneyi temsil eden ayların seslendirilmesi şöyledir.
1-Muharrem (Ocak)
2-Safer (Şubat)
3-Rebîul-evvel(Mart)
4-Rebiul Ahir (Nisan)
5-Cumade’l-ula (Mayıs)
6-Cumade’l-ahir (Haziran)
7-Receb (Temmuz)
8-Şaban (Ağustos)
9-Ramazan (Eylül)
10-Şevval (Ekim)
11-Zilkade (Kasım)
12-Zilhicce (Aralık)
Arapça takvimde Ramazan sözü 9. ayı temsil eder ve o ay gördüğünüz gibi “Eylül” ayıdır.
12 ay içinde Eylül ayının duruş sırasında bizler için güzel bir görselde vardır.
Takvimde Eylül ayı, 1 ile başlayan ardışık sayının 9. Sırasını teşkil ve temsil eder. 1,,,,,,,9=19 “Üzerinde 19 vardır”
Not: Eylül ayının bize emredilen oruç ayı olduğunu alttaki linkten okuyabilirsiniz.
Link: Gerçek Ramazan Ayı ve Oruç
Şimdi, Kur’an’ın inmiş olduğu ayın Eylül ayı olduğunu bulduk. Ve böylelikle ortaya çıkmış olur ki, “Kadir” gecesi de Eylül ayının içindeki mevcut sabit bir gün olmalı. Yine böylelikle bize bir sayının daha varlığı bildirilir. Acaba Kadir gecesi Eylül ayının hangi günüdür diye, Eylül ayının özelliklerine bakacak olursanız, Eylül ayının en özel gününün tüm yaşamı etkileyen ve tüm Güneş sisteminde bir dengeye hizmet eden, “23.günü” olduğunu görürsünüz.
Eylül ayının 23. Günü, Kuzey yarım küre ile Güney yarım küre arasında zaman dengesi yaşanmasına sebep olan “EKİNOKS” günü vardır. Tümden bir yaşamı kapsayan bu hakikat, tüm yaşam için son derece hayati bir meseledir. Başka bir deyişle Ekinoks, hem denge hem de değişim demektir.
Eylül ayının 1. Gününden itibaren başlayan zaman dengelemesi 23. günü her iki yarım kürede tam eşit olur. Oruç ayı bu sebeple (ve birçok sebeple) zaman dengesi her iki yarım kürede eşit olduğu için Eylül ayı olarak belirlenmiştir.
Şimdi elinizde olan mevcut sayılara ek olarak, hem Eylül ayını temsil eden “9” sayısı, hem de Eylül ayının “23. Günü” eklenmiş olur. Bununla birlikte elde olan tüm sayılar; 97+1+2+3+4+5+1000+9+23’ tür. Bu sayıların üzerinde bir hesaplama yapacak olursak, ortaya çıkan sonuç Kur’an’ın sözlerinin ne kadar bilimsel ve doğrucu olduğunu ortaya koyar.
Kadir suresinde belirtilen tüm sayılar üzerine bir hesaplama;
9+7+1+2+3+4+5+1+0+0+0+9+2+3= 46 2×23 ya da mevcut sayıları size verildiği gibi toplayacak olursanız, 97+1+2+3+4+5+1000+9+23= 1144 sonucunu elde edersiniz. Bu sayıyı, kitabın indirilmeye başlandığı çok övülen 9. ayın sayısına bölecek olursanız; 1144/9= 127,1111111111111 sonucunu elde edersiniz. Bu sayıların toplamı ise, 23’ tür. 1+2+7+1+1+1+1+1+1+1+1+1+1+1+1+1= “23“ ivil ivil aranan Kadir gecesi bu gecedir.
Şayet elde ettiğiniz mevcut sayıların doğruluğunu “19” sayısı ile sağlamasını yapacak olursanız, sonuç: 97+12345+1000+923= 14365’dir. Bu sonuç, üstteki sayıların, belli bir konu için yaratıcımız tarafından tasarımlandığının belgesidir. Ortaya çıkan sonucun toplananı 1+4+3+6+5=”19” dur. “Üzerinde 19 vardır”
Bakara suresinde bize Oruç ayının ve Kur’an’ın indirildiği belirtilen Ramazan ayının 9. Ay olduğuna dair iyice emin olmak isterseniz, ayetler + sure üzerinde bir hesaplama yaparak buna yine tanık olabilirsiniz. Hesaplamaların sonucunda; 2+183+2+184+2+185+2+187= 747 sonucunu elde edersiniz. 7+4+7= 18’ dir. Bunun da toplananı 1+8=9’dur.
Lütfen dikkatinizi veriniz! Kitabın iki ayrı yerde fakat tek konu altında dillendirdiği meselenin biri 2. surede, diğeri 97. surededir. Ve her iki surenin sayısal toplamı, 2+97=99 dur. Ya da 9&9 diye görünür. Bunu son basamağa kadar toplarsanız sonuç “9”dur. Tüm bu hesaplar Ramazan ayının Eylül ayı olduğunu ispatlar. Kadir gecesinin ise Eylül ayının 23.gününün gecesi olduğunu açıklar.
Şimdi her iki surenin ayet sonuçlarının üzerinde bir hesap göstereceğim. Kadir suresinden elde edilen 1144 sonucu ile Bakara suresinden elde edilen 747 sayısını topladığınızda sonuç, 1144+747=1891’dir. Bununda toplananı 1+8+9+1= “19” dur ve Üzerinde 19 vardır.
Konu iki farklı surede işlenmesine rağmen birbirini tamamlayıp bir denklem içinde olduğunu ispatlamaktadır.
Bu işlemlerden elde ettiğiniz sayılar ve sonuçları bize, 9. Ayı ve o ayın ve 23. Gününün gecesinin Kur’an’ın indirildiği gün olduğunu belgeler. Peki, 23. günün “gecesi” nedir? Hangi saatlerdir?
Ayette bu cümle şöyle geçer. “Kadir gecenin ne olduğunu sana bildiren nedir?”
Sure numarasını ve ayet âdetini ve bu cümlenin geçtiği 2. Ayeti toplarsak yine 23 sayısını elde ederiz.
9+7+5+2= “23”
23. günün gecesi, 22. günün saat 24’ünden sonra başlayan 00:01 saniyesinden tan yerinin ağarmasına kadar olan süreçtir.
İşte Kur’an işte bu saatler arasında indirilmiştir. O vakte ulaştığınız da Allah’tan af dileyin ve kendisinden size ikramlarda bulunmasını dileyin.
Kitap ile görsel yaşam, tıpkı bir senaryo ile sahne gibidir. İşte bu bağlamda bu ikisi, yani senaryo “Kur’an” ile sahne olan “yaşam” harika bir yönetmen tarafından ahenkli bir birleşim ile sayısal denklemler üzerine örüntülenmiştir. Konunun üzerinde 19 vardır!
Kur’an kitabının indiği “ay ve gün” bulunmuştur. Şimdi hangi senede indiğini bulalım.
Kur’an Hz. Muhammed’e kaç senesinde indirilmiştir?
Bunu anlayabilmenin yolu Hz. Muhammed’in bilgilerini doğru biçimde hesaplamaktan geçer.
Doğru başlangıçlar doğru sonuçla taçlandırılırlar.
“23” sayısını, Kur’an ile ilgili başka bir yerde yine görmüşsünüzdür. 23 sayısı aynı zamanda Kur’an’ın inip tamamlandığı zaman zarfı olarak bilinir. Peki, bu ne kadar doğrudur, acaba Kitap bununla ilgili bir bilgi verir mi? Diye kendisini incelemek istediğimizde bize, en güzel başlangıç noktası olarak “Muhammet suresini” gösterir. Ayette belirtildiği gibi, “Onda sizin için güzel bir örnek vardır”
Öyleyse Muhammet suresine gidip ve o güzel örneklerden istifade edelim.
Kur’an’da Muhammet suresi 47. Suredir ve “38” ayetten oluşur. Bu sayıları topladığımızda sonuç, 4+7+3+8=23’tür. 23 senede indi bilgisinin, sure ve ayetlerin adet numarasına işlenmiş olduğunu görüyoruz.
Tüm ayetlerin mevcut haliyle olduğu gibi toplamı;
1+2+3+4+5+6+7+8+9+10+11+12+13+14+15+16+17+18+19+20+21+22+23+24+25+26+27+28+29+30+31+32+33+34+35+36+37+38= 741’ dir.
741 sayısı ise 19 un tam 39 katıdır. “Üzerinde 19 vardır.”
Ayetlerden elde edilen sayıya sure numarası olan 47 eklenecek olursa çıkan sonuç, 47+741= 788’dir. Bunun toplamı ise yine 7+8+8= 23’tür. Bundan ayrı sure ve ayet numaralarını yan yana getirip, burada olduğu gibi 4738/ 23’ e bölecek olursanız çıkan sonuç, 23’ ün net kalanıdır. 4738/23=206
Bundan ayrı 23 sayısını, ayetlerden elde edilen sonuca sure numarasını ekleyerek yine görebiliriz. 4+7+7+4+1=23’tür. Tüm bu 23 denklemleri bize, Kur’an’ın 23 senede indi sözünü doğrular ve tüm bu hesaplamalar da bu bölümün kanıtıdır.
Dikkatinizi çekmek isterim! Kur’an’ın Kitaplaşma zaman zarfı 23 senedir, Kur’an’ın ilk inmeye başladığı gün ise 23.günüdür. Şimdi şuna bakın! “Eylül 9” “gün 23” tamamlanma sene zarfı “23”, Bunları yan yana topladığınızda, Kitap hem kendisinin 23 senede indiğini, hem de 9.ayın 23 ünde inmeye başladığını doğrular. 9+2+3+2+3=19’ dur. Üzerinde 19 vardır.
Ve Ayette belirtildiği gibi, Muhammet üzerinden onda güzel bir örnek vardır sözü, çok güzel örnek olup yardımcı olmuştur.
Unutmayınız hiçbir şey tesadüf değildir her şey dümdüz ilahi bir düzendir.
Şimdi Hz. Muhammed hakkında Hicri takvime göre inanılan yanlış bilgileri Miladi takvim üzerinden hesaplayıp 19 ilkesiyle düzeltelim. Bu düzeltme bize Kur’an indirildiği senenin tarihini netleştirecektir.
Hz. Muhammed Hicri T. göre 571 de doğmuştur. Üzerinde 19 yoktur. Eksi Puan
Hz. Muhammed Miladi T. göre 570 de doğmuştur. Üzerinde 19 vardır. Artı Puan
Hz. Muhammed Hicri T. göre 40 yaşında Resul olmuştur. Üzerinde 19 yoktur. Eksi Puan
Hz. Muhammed Miladi T. göre “38” yaşında Elçi olmuştur. Üzerinde 19 vardır. Artı Puan
Miladi takvim üzerinden 19 ilkesiyle elde edilen yılların doğru hesapları, İsra suresi 12 ayetiyle Kur’an’ın ve zamanın ruhuna uygundur. Miladi takvim yılların hesabını ve bazı hadiselerin cevabını net olarak hesaplatmaktadır. Miladi takvime göre Hz. Muhammed’in gerçek doğum tarihi “570’tir.” Elçi olduğu yaşı ise “38’dir”
Hz. Muhammed 570 senesinde doğmuştur 38 yaşında elçi olmuştur. Öyleyse Kur’an’ın ilk olarak indirildiği sene; 570+38= “608” senesidir.
Şimdi toparlayalım. Kur’an’ı Kerim tarihler tam olarak: 09.23.608’ i gösterirken inmiştir.
Bu net bilgiler bize Kur’an’ın indiği senenin “608” senesi olduğunu öğretir.
Kur’an’ın kitaplaşma zaman zarfı: 23‘tür. Kur’an’ın ilk ayetinin (OKU) iniş senesi: 608‘dir.
Bu iki sayıyı toplarsak sonuç 23+608= 631’ dir.
631 senesi, Hz. Muhammed’in (salatının) yani “vazifesinin” bittiği senedir.
Salat sözcüğünün ve namaz kavramının bilgisi için bu linke bakınız.
Link: Namaz “Salat” Nedir?
23 ve 608 sayılarının toplamı ise, 2+3+6+0+8 = 19’dur Üzerinde 19 vardır.
Mükemmel öyle değil mi?
Şimdi tarihi bir notu hatırlatmak isterim. Hz. Muhammed’in doğum senesi olan 570 senesi gökyüzünde bir yıldızın görünmesiyle ilişkilendirilir. Acaba bu yıldız şu meşhur Halley kuyruklu yıldızı olmasın? Ve bu 570 tarihi 608 senesi ile karıştırılmasın?
O vakitler gökte bu aykırılığa tanık olanlar önemli bir kişinin doğmuş olacağından şüphelenirler ve o gece doğan çocukları araştırmaya başlarlar. Araştırmayı yapanlar ise İsrail oğullarıdır. İslami kaynaklarda böyle ilginç bir tarihi not vardır. Dikkat çekici öyle değil mi? Şimdi gökte görünen yıldızın tarihini düzeltelim.
Bir anlığına bu yıldızın Halley kuyruklu yıldız olduğunu varsayalım ve hesaplar yapalım.
Bilimsel ortalama üzerine “75-76-77” senede bir görünen Halley kuyruklu yıldızı, gök bilimciler tarafından yapılan hesaplamalara göre güneş sistemine tahmini olarak 2061 senesinde, 2137 senesinde, 2213 senesinde ve 2289 senesinde görünecektir. Bu tahminler Halley kuyruklu yıldızın 75 76 ve 77 sene geçiş periyodu üzerine gök bilimcilerce öne sürülen senelerdir. Yalnız gök bilimcilerin tahminleri Kur’an’ın vereceği sayıya gördüğünüz üzere çok yakındır.
Bilimsel ortalama 75 76 77 sene olarak gibi öngörülmektedir. Bu zaman aralığında gezinen Halley kuyruklu yıldızının güneş sisteminden geçiş aralıkları olan sayıları toplarsak; 75+76+77= 228 sayısını buluruz. Bu sayı 2280 senesini temsil etmektedir. Ve 228 sayısı 19’un 12 katıdır. Üzerinde 19 vardır.
Ya da 12 sayısını 19’un katı ile çarparsanız 2280 sayısı olduğu gibi görünür. 12×190=2280
Şimdi dikkat edin. Halley kuyruklu yıldızının ölçüleri; 15 km × 8 km’dir. 15×8= 120’dir. 120 sayısını 19 sayısı ile çarpın sonuç: 120×19= 2280’dir. Evet, insanı şaşırttığına hiç şüphe yok. Tüm hesaplar Halley’in kendi ölçüleriyle de uyumludur.
Şimdi! 75,76,77 sene gibi bir zaman döngüsünde hareket eden Halley kuyruklu yıldızının, 19’un 4 katı olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda 76 sayısını temel alırsak, şu hesabı görürüz.
2280-76= 2204
2204-76= 2128
2128-76= 2052
2052-76= 1976
1976-76= 1900
1900-76= 1824
1824-76= 1748
1748-76= 1672
1672-76= 1596
1596-76= 1520
1520-76= 1444
1444-76= 1368
1368-76= 1292
1292-76= 1216
1216-76= 1140
1140-76= 1064
1064-76= 988
988 – 76= 912
912 – 76= 836
836 – 76= 760
760 – 76= 684
684 – 76= 608
608 sayısı 23 Eylül ekinoksunun gecesinde (kadir gecesi) indirilen Kur’an’ı Kerim’in indiriliş tarihidir.
Gök bilimciler Halley kuyruklu yıldızının geriye dönük yapılan hesaplarında “607” senesinde geçmiş olabileceği üzerine bilgi verir. İsrail oğullarının o tarihlerde gördüğü kuyruklu yıldızın geçişi, bir kişinin doğum müjdesi için değildi. Kur’an’ı Kerim o tarihte indiği içindi.
608 sayısı 19 sayısının 32 katıdır. Üzerinde 19 vardır.
Bu kısımda 2280 senesini Kur’an’ın indirildiği tarih olan 23 Eylül 608 senesiyle bağlamak istediğim açıklamayı yapacağım. Kıyamet zamanının saat olarak, günün hangi zaman diliminde, saat kaçı kaç geçerken olacağını hesaplayamam yalnız inanıyorum ki saati dâhil Kur’an’da verilmiştir.
Fakat “sene” hesabını, “ay” hesabını ve “gün” hesabını yapabiliriz. “Her şey sayı ile hesaplanmıştır” ve “Kitapta hiçbir şey eksik bırakılmamıştır” ayetleri, bu bilginin kitapta işlenmiş olduğu anlamına gelir.
Hesaplama yapalım.
Kur’an indirilme tarihi: 23.09.608 senesidir. Bu bilgi için alttaki linke bakınız.
Link: KUR’AN-I KERİM
Kıyamet vakti tarihi: 23. 09.2280 “Bu tarih Halley kuyruklu yıldızın güneş sisteminde gezineceği tarihtir”
2280 senesinden 608 senesini çıkartırsak sonuç; 2280-608 = 1.672’dir. Bu sonucun bize ne anlattığını 19 sayısı ile işleme tabi tutarak göreceğiz. 1672/19 = 88’dir. 19×88 “Üzerinde 19 vardır”
Kur’an’da 88. Sure “Ğaşiye Suresidir” ve ilk ayeti çok çarpıcıdır. DERKİ!
88-1- “O her şeyi kuşatacak olan kıyametin haberi sana geldi mi?”
Ne dersiniz sizce gelmiş midir?
Kıyamet suresi ve ayetleri üzerinde yeni bir hesaplama!
Şimdi sure numaraları ve ayet numaraları ile başka bir hesap yapalım.
2+85+113+174+212+3+55+77+161+180+185+194+4+87+109+141+159+5+14+36+64+6+12+7+32+167+172+10+60+93+11+60+98+99+16+25+27+92+124+17+13+58+62+97+18+105+19+95+20+100+101+124+21+47+22+9+17+69+23+16+25+69+28+41+42+61+71+72+29+13+25+32+25+35+14+39+15+24+31+47+60+67+41+40+42+45+45+17+26+46+5+58+7+60+3+68+39+75+1+6+98+5= 5816
Sonuç 5816’dır. Bu sayıların toplaması 5+8+1+6= 20’dir. 20 sayısını elçilerin yaşı olan 38 sayısı ile çarparsak sonuç; 20×38=760’tır. 760, 19 sayısının 40 katıdır. Hatırlayınız! 76 ve 40 sayısını İblis kısmında iblis adının geçtiği sure ve ayetlerin birim adedinde ve hesaplarında da görmüştük.
Şimdi “5816” sayısıyla Kur’an’da 31 Surede 71 kez geçen kıyamet ifadesini belirten sayıları toplayalım. 3+1+7+1+5+8+1+6= 32 Sonuç 32’dir.
32 sayısını Kur’an kitabının ölçü olarak koyduğu “19” sayısı ile çarpalım sonuç; 32×19=608’dir. Çok dikkat çekici öyle değil mi? Kıyamet ifadesinin geçtiği sure ayetlerinin hepsinin toplamı, Kur’an’ın indiği sene olan “608” senesine kodludur. “Üzerinde 19 vardır.”
2280 senesinden 608 senesini çıkartırsanız 1672 sayısını bulursunuz.
1672 sayısı “38” sayısının 44 katıdır. 76 sayısının 22 katıdır. 38 sayısı Hz. Muhammed’in “Elçi-halk deyimiyle peygamber” olduğu yaşı iken, 76 sayısı ise “Halley kuyruklu yıldızının” güneş sisteminde gezindiği senelik periyodunun zaman aralığıdır. 38 sayısı Dr. Reşat’ında elçilik yaşıdır. 1973-1935= 38 Ve 38 sayısı 1919 senesinde bağımsızlık savaşı için Samsun’a hareket eden Atatürk’ün o andaki yaşıdır. 1919-1881= 38 söylemiştim her şey birbirine bağlıdır.
Kur’an “30” Cüze bölünmüştür. 30 sayısını Halley’in 76 senelik periyoduyla çarparsanız sonuç yine 30×76=2280’dir.
2280 senesinde güneş sistemine girecek olan “Halley kuyruklu yıldızının” tarifi “Kaaria” suresinde açıkça geçer.
Kâria demek; Şiddetli vuruş, şiddetli darbe, şiddetli çarpma gibi anlamlara gelir. Kâria suresinin ismi ve muhtevası Dünyaya bir şeyin şiddetle çarpacağını anlatmaktadır. İşte o şiddetle çarpacak olan şeyin tanımı Kur’an’da “Kâria” iken, görsel hayattaki ismi “Kuyruklu yıldızdır” Şimdi Karia suresinin ilk beş ayetine bakalım.
Kâria ilk 5 ayeti; “Kâria! (Çarpacak olan) Nedir o kâria? (Nedir o çarpacak olan?) Kârianın ne olduğunu sen bilir misin? O gün insanlar saçılmış pervaneler gibi olurlar. Dağlar ise saçılmış renkli yünler gibi olur.“
Bir hayal edin o anı… Tarihler 2280 senesini gösterirken Halley kuyruklu yıldız güneş sisteminde belirmiş olsun, tüm dikkatler onun üzerinde fakat o da ne? Kuyruklu yıldızın rotasında bir anormallik var?
Sanıyorum tüm bu hesaplar “en baştan şu ana kadar işlenen her şey” Halley kuyruklu yıldızının 2280 senesinde Dünya yaşamına son vermek üzere gireceğini izah etmiştir. Kıyamet 2280 senesinin 9.ayının 23.gecesi 00:01 ila sabah saatleri arasında yaşanacaktır. Sene Ay ve Gün ortadadır.
Kıyamet vaktini bize haber veren Dr. Reşat Halife’ydi ve bu iddiasını Kur’an kitabına dayanarak iddia etmişti. Kur’an kitabı bu konuda Dr. Reşat Halife’yi tam desteklemektedir.
Dr. Reşat kâfirler tarafından “54” yaşında katledilmiştir.
Şimdi şu hesaplamaya dikkat ediniz. Kur’an’ın indiği tarih 09.23.608 senesi ile Dr. Reşat Halife’nin iddia ettiği kıyamet tarihi olan 2280 senesini ve benim ortaya çıkardığım ay ve gün hesabının (09.23) topluyorum.
6+0+8+0+9+2+3+2+2+8+0+0+9+2+3= “54” “Allah elçisinin intikamını alacaktır.”
Son kısım M. Kemal Atatürk ve 2280 bağıntısı;
İstisnasız tüm elçiler insanları uyarmak ve kurtarmak için görevlidir.
Kâria suresi Kur’an’da 101. Suredir. 101 sayısını 19 ile çarparsanız sonuç: 101×19= 1919’dur.
2280 senesinden 1919 senesini çıkartırsak sonuç: 2280 – 1919 = 361’dir. Kalan bakiye 361 sayısı da 19 sayısının 19 katıdır. 361/19= 19
1919 senesi tüm Dünya nezdinde çok mühim bir tarihtir. Emperyalist (haçlı) planları bozulmuş herkes şaşkına dönmüştür. Bir adamın doğru zamanda verdiği doğru kararlar sadece bir ulusun kurtarılmasına değil, Dünyada yeni bir düzenin kurulmasına sebep olmuştur. Şu ayeti hatırlayın. “Onlar bir plan yaptı Allah’ta bir plan yaptı. Allah planını bilgece yapandır.” Bu ayet 3. Sure olan Ali İmran suresinin 54.ayetidir.
Sure ve ayet numarasını toplarsak sonuç 3+54= 57’dir. 57 sayısı 19’un 3 katıdır. 57 sayısı Ali İmran suresinin 200 ayetiyle çarpılırsa sonuç; 57×200= 11400’dür. Bu sayı 19’un katıdır. Ve Kur’an surelerinin 114 adet olmasının temsilidir. Allah’ın planını bilgece yaptığı benzer bir ayette 8.sure olan Enfal suresinin 30.ayetinde geçer. Sure numarası ile ayet numarasını toplarsanız sonuç: 8+30= 38’dir.
57 sayısı Dünyaya kendi nizamlarını dayatan onlarca adamı dize getiren adamın ölüm yaşıdır. Ölümü dahi 19 sayısıyla taçlandırılmıştır. Sadece bu mu? Elbette ki hayır. Doğum tarihi olan 1881 senesi 19 sayısının 99 katıdır. Ölüm senesi olan 1938 senesi ise tam 102 katıdır.
99 katı olan sayının ve 102 katı olan sayının üzerinde bir hesap yapalım.
9+9= 18 1+8= 9’dur. 1+0+2= 3’tür. Her iki sonucun toplananı 9+3= 12’dir. 12 sayısını 190 ile çarparsanız sonuçta çarpıcıdır. 12×190=2280 Bu hesap Zülkarneyn üzerinden yapılan hesapların denklemidir.
1919 senesi “Mustafa Kemal Atatürk’ün” tam “38” yaşındayken vatanı ve milletini kurtarmak uğruna Samsun yoluna çıkışıdır. 1919-1881= “38”
Tüm yazı içeriğinde kişiler üzerinden yani “Hz. Muhammed, Dr. Reşat ve Atatürk” üzerinden ortaya çıkan 3 adet 38 sayısı oldu. 3×38= 114’tür. 114 sayısı Kur’an kitabının sure adet sayısıdır. Bu hesap Kur’an ve 2280 senesinin hesaplarının denklemidir. 2280
Atatürk’ün hayatında bilinen tam 38 adet 19 sayısı vardır. 19 sayısı Atatürk’ün kaderi niteliğindedir.
38 sayısı ve 19 sayısının toplamı da; 38+19= 57’dir. 57 sayısı aynı zamanda Atatürk’ün ölüm yaşıdır.
57+57= 114 Üzerinde 114 vardır.
2280 senesinden 1938 senesini çıkartırsanız 19’un 342 katıdır. Bu hesap Ashabı Kehf gençleri üzerinden yapılan hesabın denklemidir. 2280 sayısından 1919’u çıkartırsanız sonuç; 2280-1919=361’dir. 361, 19 sayısının 19 katıdır. Üzerinde 19 vardır. Şayet Atatürk’ün Samsun’a çıkış tarihinin “gün ve ay” 19-05 hesabı ile Kur’an’ın indiği tarih olan 608 senesinin “gün ve ay” 23-09 hesabıyla bir işlem yapacak olursak;
19 cepte. Geri kalan sayıların toplamı da 5+2+3+9= 19’dur. Elde var 19 19. Üzerinde 19 vardır.
*
Bir ayet var. Bu ayet insanlar tarafından her elçinin reddedildiğini belirten bir ayettir. Hz. Âdem geldiğinde onu inkâr ettiler, Hz. Muhammed geldiğinde onu inkâr ettiler, Dr. Reşat geldiğinde onu inkâr ettiler ve Atatürk geldiğinde onu inkâr ettiler vb. tüm o özel insanlar inkâr edilir yani ret edilir.
O ayet 23. Müminün suresinin 69. Ayetidir. Ve ifade şöyledir.
Yoksa kendilerine gönderilen “ELÇİYİ” tanımadıkları için mi onu inkâr ediyorlar?
Link: Mustafa Kemal Atatürk ve 19 sayısı
Ayette NEBİ deseydi sadece Hz. Muhammed’i öne sürmüş olurdu. Fakat ayet “elçi” der. Elçiler kıyamete kadar sürekli gelecek olan “hak” adamlarıdır. İnkâr edilmeleri ve edilecek olmaları bu ayette böyle anılır.
Bu inkârların neticesi ise cehennemde geçer ve bu inkâr, Sad suresi 62.ayetinde şöyle belirtilir.
(Cehennemdekiler) Derler ki: “Biz, daha önceleri kötü sandığımız adamları neden göremiyoruz?”
Dikkat ederseniz birilerini kötü addeden kimseler önceki hayatlarında kendilerini iyi sanan kimselerdir. Gerçek kötülerin kendileri olduğunu anlayacakları yer, cehennemin içinde kalakaldıkları zaman olacaktır. Birde şöyle derler bilirsiniz. “Yazıklar olsun bize gerçekten kötü olanlar bizlermişiz.”
Gerçeği görüp onaylayanlara korku ve hüzün yoktur. Fakat vay o inkâr edenlerin haline!
19 sayısının ne kadar önemli olduğunu görüyorsunuz. 19 sayısı tüm merak edilenler ve tüm gizemlerin aydınlatılmasında gerçek bir ışıktır.
Şimdi bombayı patlatalım. 12 harften oluşan “ ع ل ي ه ا ت س ع ة ع ش ر “ “Ealayha tiseat eashar” (Onun üzerinde 19 vardır) ayetinin bize taşıdığı sayılar 12 ve 19’dur.
12×19=228 çıkan bu sonuç, 2280 senesinin habercisidir ve 74.surenin 30.ayetine dâhice titizlikle konulmuştur. Şayet 12 sayısını 19 sayısının katı olan 190 ile çarparsanız 12×190= 2280 senesine net olarak tanık olursunuz.
Defalarca yeniden ortaya çıkan bir gerçek vardır ki kitap, yaratıcı tarafından en ince detayına kadar tasarlanıp tüm insanlığa sunulmuştur. Yeri gelmişken belirtmeli! Kitap kendisi için son derece iddialı bir söz kullanır. Derki, “Şayet tüm erkekler (insanlar) ve Cinler (Dişiler) bir araya gelseniz yine de bu kitabın bir bölümünün benzerini dahi yapamazsınız.” Bunu neden yapamayacaklarının izahı şudur. Kur’an’ın kendisi demek tümden bir hayatın kitaplaşması demektir. Kitabın bir suresi demek, aktif hayatın zaman diliminin bir parçası demektir. Şimdi! Kim ben Kur’an’ın bir benzerini ya da bir bölümünün benzerini getiririm derse, yeniden bir hayat inşa etmeye de başlasın. Bunu asla yapamazsınız!
BU KUR’AN ALEMLERİN RABBİ OLAN ALLAH TARAFINDAN İNDİRİLMİŞTİR!
KIYAMET BİR GÖZ KIRPMAK KADAR YAKINDIR,
HİÇ ŞÜPHESİZ ALLAH DOĞRUYU SÖYLEMİŞTİR.
Not: Umarım inanırsınız. Yeniden kaleme aldığım bu kıyamet yazısı güncellemesi tarihler 06.05.2025 gösterirken bitti. Fakat bu gece yine aynı tarihin erken saatlerinde rüyamda Hz. Muhammed’i ve Dr. Reşat’ı gördüm. (ilk defa görmüyorum) Dr. Reşat ile ben Kur’an üzerinde bir çalışma yapıyorduk ve Hz. Muhammed ise bize öğretmenlik yapıyordu. Birden ayağa kalkıp “Ben size geri gelene kadar bekleyin” dedi ve sonra gitti. Bu yazı bu gün bitti fakat yayınlanma tarihini bu sebeple beklemeye aldım. Bakalım bu rüya neyin habercisidir…
Bu rüyanın yorumunu, ortaya çıkan “hızır” yazısı ile doğruluyorum ve “2280 yazısını yeniden yayına alıyorum.
Link: Hz. Hızır
“Erdoğan Metin”
Bu konu kuran19.org’a aittir. Ve başarılar…
[…] Kıyametin tarihi, kendisinde hiçbir eksik bırakılmadığı açıkça beyan edilen Kur’an’a göre “2280” senesidir. Zaman kavramı bizim dağarcığımız da farklı bir olgudur. 100 senelik bir zaman dilimi bize […]
[…] tarihini daha önceki birçok yazımda hesaplı biçimde defalarca belgeledim. Kıyamet tarihinin 2280 senesi olduğunu okuyanlar […]
[…] Bu bilgiyi inceleyiniz: KIYAMET […]