KUR’AN

Kur’an: İlahi bir Kuram
Kur’an kelimesine bugüne kadar birçok anlam yüklendi. Kur’an kelimesine sözcük anlamı olarak “Toplayan, Çatı, Okunan şey veya Okumak” gibi anlamlar verilse de, Kur’an’ın ismini tam olarak tanımlayan bir sözcük arayışı devam etmektedir. Ben de bu arayışta, Kur’an’ın içeriğini en iyi şekilde yansıtan kelimenin “Kuram” szcüğünü olabileceğini düşünüyorum. Kur’an’ın içeriğini en iyi şekilde yansıtan Kuram sözcüğünün geldiği manalar, karşılıklı olarak biribirini tanımlayan anlamlı duruşları ile birbirlerine denklem olabileceğini gösteriyor.

Peki, Kuram nedir, ne demektir?
Kuram; gözlem, varsayım ve yasalarla belirlenen bilgilerin, düşünsel olarak kurgulanmış genel bir düzenlemesidir. Sistemli bir biçimde düzenlenmiş yasalar bütünüdür. Bu tanım, Kur’an’ın kendi yapısını ve içeriğini şaşırtıcı bir şekilde anlatır. Kur’an da tıpkı bir kuram gibi, uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan, hem somut hemde soyut bilgiye dayalı ve belirli bir konudaki düşüncelerin bütününü barındıran ilahi bir eserdir. Kur’an ismi için benim favori sözcük önerim Kuram sözcüğüdür.

Kur’an kitabı üzerine yorumlarım.

Kur’an ve Kur’an’ın anlatım dili.

Kur’an bu özelliği ile tüm kitaplardan ayrılmıştır. Çok boyutlu yazı dili kullanılan Kur’an dilinin farkı, kendisini okurken zihinlerde hem sesi hemde görseli aynı anda canlandırma özelliğine sahip olmasıdır. Mantık diliyle okuyan her kişiyi enteresan bir çekim kuvvetiyle kendine bağlar. Kur’an dilindeki tasvirler, isim arketipleri, tüm zaman farkları ve sırları gözetilerek bilinç dahilinde işlenmiştir.

Kur’an kitabında anlatılan konuların ve karakterlerin, tasvirlerle anlatılan misallerin bizimle bağlantılı olan içeriklerinin bizi neden ilgilendirdiğini anlamak için, anlatılan konunun kendi zaman dilimimizde yaşanan aktif halini görebilmek gerekir. Kur’an’daki olayların anlatımında kullanılan dil Evrenin dilinden bilindik hiyerarşinin aktarılmasıdır.

“Tarih tekerrürden ibarettir” sözünün Kur’an’daki karşılığı, “Allah’ın davranış yasasında herhangi bir değişiklik bulamazsın” ayetidir. Bu, ayet bize Kur’an’daki olayların ve karakterlerin sadece geçmişe ait masallar olmadığını gösterir. O anlatılanlar tekerrür yasası dahilinde ise, günümüz tarihinde de aktif halde tekrarlanan hiyerarşinin ve davranış yasalarının birer anlatımı olmalıdır. Bu nedenle, Kur’an’ı sadece bir ders çıkarma kitabı olarak görmemek, onu aynız zamanda günümüzdeki olaylar ile olan bağlantılarınıda bulmak gerekir.

Kur’an’da benzetmeler yolu ile anlatılan herşeyin, tekrar yasasına binaen günümüzde bir karşılığınn mutlaka olması gerektiği bilincinde olmalıyız. Örneğin, Kur’an “Firavun” dediğinde, güncel hayatta bunun karşılığı padişahlık, başkanlık veya diktatörlük olabilir. Bu isimleri ve tasvirleri çözemeyenler, “Allah’ın tüm bunları ders çıkarımlı masallar olarak anlattığını” sanırlar. Oysa anlatılanların benzer versiyonları, görünürde her an sahnede yer almaktadır. Müteşabih (benzeşmeli) ayetler, zaman ve mekân farkı gözetmeksizin evrensel gerçekleri anlatır.

Kur’an sırlarının kendinize açılmasını istiyorsanız Kur’an’ı okumaya başladığınızda:   “Tüm beşeri düşüncelerden Evrene (Allah’a) sığınırım.” demelisiniz. Ama bu giriş cümlesine Kur’an’ı okuduğunuz süre boyunca sadık kalmalısınız.

“Erdoğan Metin”

www.kuran19.org

1 Yorum