İslam tarihi diye okuduğunuz bilgiler aslında bir İsrailyat masalıdır. Kur’an onları yalanlamaktadır. 

Konumuz ARİM SELİ’dir.

Merhaba. Yeni konumuz efsaneler arasına girmiş müthiş dehşetli Arim selidir. 

Boşuna demiyor Allah! “Allah’tan size indirilene uyun. Allah’ın size verdiği kitabı okuyun. Allah sizi bu kitaptan sınav edecek” diye…

Arim Seli için konuya değinen ayetleri alta alıntıladım. Ayetleri dikkatle inceleyecek olanlar görecektir ki, Kur’an çok dehşetli oldukça büyük bir iddiayı dillendirip anlatmaktadır. Öyle ki bu olayı masallara filmlere konu olacak cinsten efsaneleşmiş bir hadise olduğunu belirtmektedir. Ayetler kendisini okuyanlara açık bir ifadeyle hem giriş bölümünde hem de bitiş bölümünde aynen şöyle der. (Bunda bir ibret vardır) Bunda bir ibret vardır ifadesi üstüne basa basa iki kere söylenir. Öyleyse Kur’an’ın anlattığı bu olay çok önemli bir araştırma konusudur. Öyle ya! Yoksa nasıl bir ibret olabilir?

 Kitap bilgiyi aktardı! Dedi ki;

15 – Andolsun ki Sebe kavminin oturdukları yerde bir ibret (hayret verici bir ders) vardır. (O ibretler) Muteberli ve Kuzeydeki iki bahçe. (onlara denildi ki): “Rabbinizin ikram ettiklerinden yiyin ve O’na şükredin, harika bir belde ve çok ikram sahibi bir Rab!”

16 – Fakat onlar değer vermediler. Biz de üzerlerine Arim selini (Arim Seli torrent akıntısı demektir, bu ise aşırı hızlı kesintisiz akıntı demektir) salıverdik ve o güzelim iki bahçelerini buruk yemişli, ılgınlık ve içinde biraz da sedir ağacı bulunan iki harap bahçeye çevirdik.

17 – Bunu onlara nankörlüklerinin cezası yaptık ve biz hep böyle çok nankör olanları cezalandırırız.

18 – Biz onlarla o bereket verdiğimiz memleketler arasında, sırt sırta şehirler meydana getirmiştik. Ve onlar da muntazam gidiş geliş (Turizm seferleri) düzenledik. (Onlara): Buralarda geceleri ve gündüzleri emniyet içinde gezip dolaşabilirsiniz” dedik.

19 – Buna karşı onlar: “Ey Rabbimiz! Seferlerimizin (Turizmin) mesafesini uzat” dediler ve birbirlerine haksızlık ettiler. Biz de onları efsanelere çevirip (çok önemli bir araştırma konusu) ve onları yırtıp ayırdık. Şüphesiz ki bunda her sabırlı için teşekkür ettirecek ibretler vardır.

Ayetlerden anlaşıldığı üzere Sebe halkının başına gelen çok büyük Doğasal bir afettir.

Peki, kitap bir söz aktarırken bunun ne manaya geleceğini, okuyanlar açısından aktarılan konunun ispatlanabilir olması açısını düşünmedi mi?  Yoksa Kitap her şeyi olduğu gibi aktarıyor da okuyanlar mı gerçek bir ilgisiz?

Sebe toplumunun kim olduğunu bulabilmek için ya ayetlere çok sadık kalarak Dünya’da yaşanmış ve izleri olduğu gibi kalan afetler bölgesi gezip dolaşılmalı, ya da bunu yapamıyorsak doğru olan şekilde davranmalı ve demeli ki, ‘Vakti gelince Allah bunu ortaya çıkartır. Seçtiği birine de bunu gösterir ve o kişi de anlaşılır biçimde açıklatacaktır’ deyip, zamana bırakılmalı.

Aksi takdir de bilgisizce yalanlar üretilir ve kitabın anlattığı hakikatler örtbas edilir. Böyle olunca da yapılacak her anlatı, maalesef dala vere olmaktan öteye gitmez…

Arim seli denen afet nerede olmuştur sorusunun cevabını bulabilirsek, Sebe denen halklarında kim olduklarını buluruz. Bunun için ayetleri gerçekten tam anlamıyla referans almalı ve o ibrette ders notlarına çok iyi odaklanmalı.

Onlardan bazıları şunlardır;

1-Kuzey

2-İki devlet

3-İki devletin devamlılığı

4-Neşesiz bitki örtüsü ve tatsız yemişler

5-Sedir ağaçları (Çamgiller familyası)

6-İki devleti bir arada tutan kara parçasının yırtılıp birbirinden ayrılmak suretiyle bölünmesi.

7- Çok büyük bir akıntı.

Daha çok işaretler var fakat şu üstteki izler fazlasıyla yeterlidir.

Bu afet bir kara parçasında bulunan iki büyük devletin afet sonrası büyük bir yırtıkla birbirinden koparılıp ayrılması ile temalanır. İslam alimlerin ise bu afetin yaşandığı yerin, teee güneyin en dibinde bulunan Yemen’in Marib ili olduğu konusunda hem fikir olmuşlardır. Bu kanıya nasıl vardılar bilemiyorum. Çünkü henüz Kuzey ve Güney’i ayırt edememişler. Üstelik Çam ağaçlarını temsil eden Sedir ağaçları nerede?

İslam alimlerin bu konudaki ortak kanısı alttaki ifadedir.

*

Yemen’in Ma’rib ilinde bulunan Ma’rib Barajı’nın Milattan sonra 540’ta yıkılması sonucu burada bulunan halk felakete uğramıştır. Kur’an bu felakete Arim Seli olarak değinir. Marib’de yıkılan bu barajın yüksekliği 16 metre, genişliği 60 metre ve uzunluğu da 620 metredir.

*

Kur’an’ın dile getirdiği o büyük afet bumudur? Üstelik ayette geçen ifadeler Yemen’in Marib adlı ilinde yaşandığı söylenen bu hadiseden arta kalanlara hiç uyuyor mu? Ayetler söz konusu olan afeti birçok işaretler ile ifade ederek anlatıyorken, Yemenin Marib ili üstteki şıklardan hangisine uymaktadır?

Merak etmek ne demek? Merak demek; Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek demektir. Peki, anlamak ve öğrenmek ne demektir? anlamak ve öğrenmek bir şeyi tüm yönleriyle kavramak demektir. Şimdi meraklılar için bir araştırma konusu, interneti açınız ve Arim Selinin Yemen’de olduğu iddiasını Kur’an’ın ayetlerine uyup uymadığına kontrol ediniz.

Kur’an açık bir ifadeyle, büyük bir felaket ile iki ülkeyi böldüğünü, birbirinden yırtıp ayırdığını söylemektedir. Öyleyse kendilerine İslam alimleri dediğimiz bu kimseler, büyük bir gaflet içinde değil se nedir? Tarihte Yemen’de böyle basit bir hadise yaşanmış olabilir, basit diyorum çünkü barajın kapasitesi küresel bir afete uymadığı gibi minik sayılacak bir belde de yaşanmış kadar küçük ölçeklidir. Üstelik ayette “iki devlet” demişken Marib tek devletin bildiğiniz bir ilidir. Barajda Marib ilini komple sular altında bırakmamış ya da bölgeyi kazıp biçmemiştir. Baraj ancak kendi bölgesinde yaşayan ilçeye zarar vermiştir.

Kur’an’ın efsane diye nitelediği bu afet, öyle bir afet olmalı ki çok büyük sonuçlar doğurmuş olmalı. Hem ayetlere tam anlamıyla uyum sağlamalı, yani koca kıtayı ikiye bölüp yararak kesmiş olmalı, hem de tarihe büyük bir efsane olarak kaydedilmiş olmalı. Ve yine orada yaşam devam edip meyveleri olmalı, ağacı ve bahçesi olmaya da devam etmeli.

Hani derler ya, Allah’ın her işi bir hikmete mebnidir. Şimdi size hem afeti hem de hikmeti tarif etmeye çalışacağım. Allah’ın bunu hem bir ceza olarak yaşatması onların açgözlülüğü sebebiyledir hem de iki devletin arazilerini ayette istekleri gibi birbirinden ayırmıştır. “Sınırlarımızın arasını aç ya da gidiş geliş mesafemizi büyüt, gibi istekleri karşılanmışır.” Bu ise, hem ceza hem de hikmet olarak gerçekleşmiştir.

Kuran KUZEY DER, GÜNEY DEĞİL! ÜSTELİK KURAK BİR TOPRAK YA DA ÇÖL YAPTIK DEMEZ! Bu çok önemlidir! Yemen Marib bölgesi komple çöldür. Ortada ne bir ayet izi vardır ne ortadan ikiye bölünmüş bir kara parçası vardır, ne kesilme biçilme yaşanmıştır ne de yaşamı devam ettirilen basit bir bağ bahçe vardır.

Buyurun bunlar birkaç örnek resimdir.

Peki, o yer neresidir, Sebe halkı kimleri temsil etmektedir? Kur’an’da konu olmaya hak kazanmış kadar büyük bir afet olan O BÜYÜK SEL, Kuzeyde MANŞ DENİZİNİN ORTAYA ÇIKIP, İngiltere’nin ve Fransa’nın birbirine olan bağını yırtması ile gerçekleşmiştir.

Manş Denizi; 450 bin sene evvel 15 km büyüklüğünde bir akıntı Büyük Britanya’yı Fransa’dan ayırıp Atlas Okyanusu ile Kuzey Denizi’ni birleştiren denizdir. Uzunluğu 563 km’dir. En geniş yeri ise 240 km‘dir Ortalama derinlik ise 63 metredir. Dover boğazı kanalın en dar kısmıdır. Dover’den Cap Griz Neze ile arası 34 km‘dir. Manş Denizinin doğu ucunda yer alır ve Kuzey deniziyle karşılaşır. (Kaynak Vikipedia)

Manş denizindeki bu km hesapları, Yemen’in Marib ilindeki barajın ne kadar komik bir çapta olduğunun resmidir.

Manş kanalı, KUZEY kutbunun buzullarının bir kısmının ani bir erime yaşaması ile ortaya çıkan ve küresel çapta MEGA AFETLER arasında yerini alan bir hadisedir. Sebeliler ise İngiltere ve Fransa halkıdır.

İspatlar:

1- Kuzeyde olması

2- İki devletin açık varlığı

3-İki devletin halı hazırda devam ediyor olması

4-Manş denizine kıyı olan bu bölgede verimsiz topraklar sebebiyle bitki örtüsünün kıymetsiz olması

5-Her iki yakada da kısım kısım, öbek öbek Sedir ağaçlarının (Çam ağaçları) bulunması

6-Kıtanın sel sebebiyle yırtılmış olması

7-Mega akıntı olarak tarihte başka bir benzerinin olmaması.

Manş Denizi hikayesi ayetlerdeki yedi adet mantık denklemi olduğu gibi karşılamaktadır.

Buyurun bunlar iki devletin manş denizi kıyısı kordon boyunca resimleri, Sizde merak ediyorsanız kendi araştırmalarınızı yapınız.

İngiltere:

Fransa:

Bu manş denizinin uzaydan görünen resmi:

Buyurun bunlar bilimsel videosu;

Link: https://www.youtube.com/watch?v=y6mYJFU0IYg

Link: https://www.dailymotion.com/video/x3k7asm

Manş Denizini oluşturan matematiksel birimler ile ayetlerin verdiği sayılar üzerinde sayısal denklem araştırmaları yapacak olursak,

Manş denizi: 563, 240, 63, 34 sayısal veriiler mevcuttur. 563+240+63+34=900 Elde var 9

Kuranda Sebe Süresi toplamda 54 ayetten oluşur.

1 + 2 + 3 + 4 + 5 + 6 + 7 + 8 + 9 + 1 + 0 + 1 + 1 + 1 + 2 + 1 + 3 + 1 + 4 + 1 + 5 + 1 + 6 + 1 + 7 + 1 + 8 + 1 + 9 + 2 + 0 + 2 + 1 + 2 + 2 + 2 + 3 + 2 + 4 + 2 + 5 + 2 + 6 + 2 + 7 + 2 + 8 + 2 + 9 + 3 + 0 + 3 + 1 + 3 + 2 + 3 + 3 + 3 + 4 + 3 + 5 + 3 + 6 + 3 + 7 + 3 + 8 + 3 + 9 + 4 + 0 + 4 + 1 + 4 + 2 + 4 + 3 + 4 + 4 + 4 + 5 + 4 + 6 + 4 + 7 + 4 + 8 + 4 + 9 + 5 + 0 + 5 + 1 + 5 + 2 + 5 + 3 + 5 + 4= 360 3+6=9 Elde var 9

9 & 9 birinci denklem.

Tarihte Manş denizi felaketin yaşanmış olduğu tarih (bu kısmı bilim adamlarının yaptığı çalışmada bulabilirsiniz o bilgi videoda mevcuttur) 450 bin sene evveldir, selin büyüklük hacmi ise, 15 km çapındadır. 450+15=465 4+6+5=15

Kur’an’da Arim selinin başlangıç ayeti ise, 15. ayettir.  15 & 15 ikinci denklem.

ARTI! Sebe halkını konu edinen Sebe süresi, Kur’an’da 34. sıradadır ve toplamda 54 ayetten oluşur. 3+4+5+4=15 buda bir denklemdir.

Mavcut ayetlerin hesaplaması.

1+2+3+4+5+6+7+8+9+10+11+12+13+14+15+16+17+18+19+20+21+22+23+24+25+26+27+28+29+30+31+32+33+34+35+36+37+38+39+40+41+42+43+44+45+46+47+48+49+50+51+52+53+54= 1485‘tir.

Şimdi şaşırtıcı bir son! Ayetlerin olduğu gibi toplanmasından çıkan sonuca, manş denizi üzerinden anlatılan sayıları ekleyip ortaya çıkacak olan sonuca bakalım.

1485+563+240+63+34+450+15=2850 bu sayıyı 19 gerçeği üzerine ondokuza bölecek olursak bize Ayetin sırsa numarası olan 15 sayısını verir.

1850/19=15 ‘BİZDE ONLARA ARİM SELİNİ GÖNDERDİK’

Konu 19 ile bağlanmış, çıkan 15 sayısı ile de konu tamamen bir denklem olduğunu belgelemiştir.

ÜZERİNDE 19 VARDIR

Şayet elde ettiğimiz 15 sayısı ile 19 sayısını toplarsanız 15+19=34 sayısını elde edersiniz, 34 sayısı Sebe Süresinin Kur’an’daki Sıra numarasıdır.

Allah her şeyi matematiksel olarak hesaplamıştır. 28. Süre 72. ayet. 2+8+7+2=19 

Yüce Alah’a Kur’an kitabında yer alan konuyu benim dilimle aydınlattığı için şükranlarımı sunarım. Tüm övgülerim O’nadır.

‘Erdoğan Metin’

www.kuran19.org