Davut Peygamber
Davut Peygamber

99+1 -> 9+9+1=19 Üzerinde 19 vardır.

İki kardeş aralarındaki bir meselede koyunların tek elden olması tartışmasında karşılıklı yaptıkları bir münakaşada 99 koyunu olan kişi, kardeşine akılca üstün gelerek bu tartışmada üstünlüğü sağlamıştır.

Davacıların kıssasından haberin oldu mu? (Davud’un ibadet ettiği) mabedin duvarlarına tırmanan (iki kişinin kıssasından)? SAD S.21

Davud, onları yanında görünce telaşlanıp korktu; bunun üzerine: “Korkma!” dediler, “Biz (sadece) iki davacıyız. Birimiz ötekinin hakkına tecavüz etti, şimdi aramızda adaletle karar ver, doğrudan ayrılma ve (ikimize) dürüstlük yolunu göster”. SAD S. 22

“Bu benim kardeşim: Onun doksan dokuz koyunu var, benimse (sadece) bir koyunum; buna rağmen, ‘onu bana ver’ dedi ve konuşmasında bana üstün geldi” SAD S. 23

(Davud) dedi ki: “Bu (adam) senin koyununu kendininkiler arasına katmayı istemekle sana haksızlık yapmış! Zaten yakınların çoğu birbirlerine aynı şeyi yaparlar, (Allah’a) inanıp doğru ve yararlı işler yapanlar hariç. Böylesi de ne kadar az!” Davud, (bunları söylerken birden) Bizim kendisini imtihan ettiğimizi anladı; bunun üzerine Rabbinden günahını bağışlamasını diledi, secdeye kapandı ve tövbe ederek O’na yöneldi. SAD S. 24

Analiz: Anlaşılan şu ki buradaki üstünlük akıl ile sağlanmış bir üstünlüktür, kaba kuvvet yoktur, baskı yoktur, korkutma yoktur, hile yoktur.. zaten tek koyunu olan kardeşte (konuşmada bana üstün geldi) demektedir.. Burada üstün gelme durumu 99 koyunun üstünlüğü değildir dikkat ediniz ! buradaki üstün gelme bir kavga bir gasp yada açgözlülük anlatısı da değildir. İki kardeşin kanlı bıçaklı yumruklu bir davası meselesi değildir.. Buradaki konuşma bir ‘üst’ zeka konuşmasıdır.

Davut Peygamber kendisine gelen bu dava üzerindeki ilk yorumunu yaparken, olaya ilk intiba olarak maddi açıdan bakmış, dünyevi yaşamsal bir mantık ile analiz etmiştir. Ortakların yada birbirine yakın kimselerin bu tür tutumlarının sürekli olduğu kanaatini söyleyerek, tek koyunu olan kişiye bir haksızlık yapıldığı düşünmüştür. SONRA ANİDEN!! Davut Peygamber sınandığını (imtihan edildiğini) fark ederek hemen Rabbinden günahının bağışlanmasını isteyip secdeye kapanmıştır.

Anlaşılıyor ki bu olay iki kişi arasında geçen sıradan bir olay değildir. Bu olay sıradan bir olayın anlatısı olsaydı 99 koyunu olan kişinin tavrı 1 koyunu olan kişiye olan tutumunda açgözlülük ve zorbalıkla itham edilirdi. Fakat bu olayda ne bir kavgadan, ne zorbalıktan, ne bir haksızlıktan hiç bahsetmez. Sadece bir meselenin mantıksal tartışmasında malca varlıklı olan kişi, akılca da karşısındakinden üstün durumdadır.

Lütfen dikkat ediniz! Haksızlıklara karşı çok ağır ithamlarda bulunan Kuran, burada o felsefesinden uzaklaşmış ve 99 koyun sahibi olan kişiyi, tek koyunlu kişiye karşı resmen, RESMİ olarak haklı çıkarılmıştır. Bu olayda öyle ince bir nüans varki bu sorun peygambere geldiğinde, ilk etapta peygamberi dahi hatalı bir tutum içine düşmesine sebep olmuştur. Peygamber ilk izleniminde tek koyunlu olan kişiye haksızlık yapıldığını söylemiş ama sonra bu olayın sıradan bir olay olmadığını akıl edince tövbe etmiş ve af dilemiştir.
Çoğu zaman önemsizmiş gibi görünen bazı meseleler öyle bir hal alır ki akıl sınırlarını dahi zorlarlar. Kişi (ehil olsa dahi) bu tür olaylar karşısında ilk bakışta yanılgıya düşebilir.

Peki kıssada haklı çıkarılan kişiyi temsil eden rakamın sayısına dikkat ettiniz mi? sayı 99…

99 sayısı size neyi temsil ediyor? Allah’ın 99 ismini temsil ediyor değilmi? İşte bu olaydaki işlenilen mantığın içeriğinde bizden akılcı bir tutum istenmektedir. En güzel isimler Allah’ındır. Bunlardan teki dahi bir başkasına ait değildir. O isimlerin tümünün sahibi Allah’tır. Allah’ın ismi başkasının üzerinde olaması hakkını söke söke alacağı anlamına gelir. Bu konu tamamen Allah’ın RAHİM isminin ne kadar değerli olduğunu vurgulayan, 99 koyun sahibinin zenginliğine rağmen, o tek koyunu da almasındaki üstünlüğü ile bize böyle resmedilmiştir. Zaten Davut Peygamber de bu olayın gerçek mahiyetini anlayınca birden imtihanda olduğunu fark edip hemen tövbe ve af dilemiştir. Saygıyla secde etmiştir..

(Rahim) ismi tamamen Allah’ındır.
Ne bir Melek ne bir Peygamber bu sözlerle övülemez…
Hani bir söz vardır ‘Sezarın hakkı Sezara’..

Erdoğan Metin

www.kuran19.org

2 YORUMLAR

  1. Bu kıssa ile ilgili çok yakın zamanda işittiğim bir yorumun çok akla yatkın olduğunu farkettiğim için paylaşmayı borç bilirim, kıssa da 2 davalının neden duvarları tırmanıp Davud’un karşısına çıkarak onu korkuttuğu düşünülmeli,demekki normal yollardan kendisine ulaşmamışlar!!! Davud’un sınandığını anlayıp secdeye kapanması ise ‘ülkede adaletsizlik öyle hale gelmişki bir kişinin malının çok olması onu haklı çıkaracak durumda ve insanlar bana ancak gizlice duvarları aşarak ulaşabiliyorlar’ işte bunu anlıyor Davud ve bağışlanma diliyor,
    En doğrusunu Allah bilir , selametle